SELÂNİK RUBAİLERİ

FEYYAZ SAĞLAM

1.

Bu şehirden tarihe bir değil, iki ulu emanet,

Bu ne büyük şans Selânik, sen iki oğluna da şükret

Onlar ki yeni bir devrin batmayan güneşiydiler

Ey şehir! Tarihte Atatürk’sün, şiirde Nâzım Hikmet…

2.

Sen ki şiirde ateş, sen ki şiirde sönmeyen alev,

Sen Kuvâ-yi Milliye şairi; sen ki “Mavi Gözlü Dev”

Ata’nın doğduğu ev işte burda tam karşımda amma

Kim bilir nerdedir Selânik‘te Nâzım’ın doğduğu ev?…

3.

Bir büyülü masal anlatır tarih, bir varmış, bir yokmuş,

Bir yanda mavi masmavi gözlü dev Selânik‘te doğmuş,

İkisi de bu şehrin oğlu, ikisi de mavi gözlü

Beri yanda sarışın bir kurt, tüm karanlıkları boğmuş…

4.

Sen ki yaban ellerde mahzun, ah Selânik vah Selânik,

Sokaklardan bir sokaktayım; sanki tanıdık, sanki bildik

Ata’nın doğduğu evdeyim şimdi, çok şükür bin şükür

Yüreğim bir tuhaf bu evde; başım mağrur, başım dimdik…

5.

Bin dokuz yüzlerden bir ağıt dağlarken içimizi,

Hâlâ durur o sokakta Atatürk’ün ayak izi,

Beyaz Kule, işte şehir, işte körfez, işte kordon

Ah Selânik, ah, sanki Rumeli’nde İzmir’in ikizi…

6.

Bir ulu şehir ki, kimler geldi geçti, saysam bir bir,

Nâzım, Aka Gündüz, Ali Ulvi… Bugün bozuldu sihir,

Körfezi, Beyaz Kule’yi, her şeyi unutsam da,

Gönlüm hâlâ Selânik‘te pembe bir evdedir…

Author: nevka